Ah teletabiler, yaman teletabiler. Biliyordum, sizi anlamalıydım o sürekli gülen gözlerinizin altında zalım bir adanalı kötü kalpliliği varmış. Küçükken “sevimli olma” ile “ay ne şirin” lafları arasında engebeli bir yoldan geçerken, doğum günlerimizde büyük ayıcıklı ve tüylü varlıklarla “ay canııııım çok şeker” “ne cici” ifadeleriyle ilk kendinden geçip orgazmı ve belki de bir porno kategorisi olan toysporn'a hızlı bir hazırlanma yaşadık.
Önceden yumuşak varlıklar sadece kadınların mantosunu ya da avcı olan bir adamın evini süslerken, nasıl bir tuzaktınız da bizi canevimizden vurdunuz? Bu çocuklara nasıl kıydınız teletabiler!? sünnet töreninden sonra ilk defa bir üniformayı sizde görüp kendilerine bol zincirli, bol yırtık jeanli ve stikırlı kostüm edindiler. Nice koç yiğitler, nice yağız delikanlılar sizi izlemekten emo oldu! Cinsiyetsiz, futursuz, muğlak, ağlak papağanlara döndüler...
Evet evet size tv ağzıyla sesleniyorum: bize nasıl kıydınız? Zor günlerdi, zaten cinsel kimliğimizi bulma yolunda cine 5 in şifreli yayınlarını bir elinde parfüm diğer elinde ayna ile kırma yolunda uykusuz yollar katederken bize bunu yapamazdınız.
Bir nesil zaten şu an kavanoz dipli gözlüklerle ve çapaklı çipil gözlerle nerde görülse tanınıp biliniyor zaten. yitip gittiler. Doğru söyleyin lan teletabiler, yumoş ile ve gizli gey sünger bop ile kardeş misiniz lan? Kim besliyo, kim salıyo sizi ortalığa. Bak ne oldu, ne hale geldi gençlik?
Allah belanızı versin teletabiler!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder